Yazıdan SATIR BAŞLARI...
● Avrupa’nın önde gelen patoloğu, kendisinin ve Avrupa'daki meslektaşlarının, kıtadaki yeni koronavirüsten dolayı herhangi bir ölüm olduğuna dair bir kanıt bulamadıklarını bildiriyor.
● Dr. Stoian Alexov, Dünya Sağlık Örgütü'nü, bir salgının nesnel olarak doğrulanabilir kanıtını sunmadan dünya çapında korku ve kaos yarattığı için “TIBBİ SUÇ ÖRGÜTÜ” olarak nitelendirmekte.
● Alexov, 8 Mayıs 2020 tarihli Avrupa Patoloji Birliği (ESP) ‘nin COVID-19 konulu web seminerinde katılımcıların uzlaştıklarını özetleyen açıklamaları ağızları açık bıraktı.
● Seminere katılanların ortak görüşü, Almanya, İtalya, İspanya, Fransa ve İsveç'te gerçekleştirilen otopsilerin virüsün ölümcül olduğunu göstermemiş olmasıdır.
● Alexov'un bomba etkisi yaratan açıklamaları arasında, 8 Mayıs ESP web seminerinin liderlerinin “Yeni koronavirüse özgü antikorlar bulunmamıştır” beyanı da yer almaktadır.
● Pataloglar, yeni koronavirüse bağlı monoklonal antikorların var olmaması nedeniyle, vücutta SARS-CoV-2'nin varlığı veya kendisine atfedilen hastalıkların ve ölümlerin başka bir şeyden ziyade virüsten kaynaklanıp kaynaklanmadığını doğrulayamıyorlar.
● Tüm patologların söylediği şey, koronavirüsten ölen kimsenin olmadığıdır. Bunu tekrarlayacağım: kimse koronavirüsten ölmedi.
● COVID-19'un ölümcül olduğuna dair somut bir kanıt yoktur.
Bulgar Patoloji Birliği Başkanı Dr. Stoian Alexov'un paylaştığı önemli açıklamalar
2 Temmuz 2020- Rosemary Frei and Patrick Corbett
Avrupa’nın önde gelen patoloğu, kendisinin ve Avrupa'daki meslektaşlarının, kıtadaki yeni koronavirüsten dolayı herhangi bir ölüm olduğuna dair bir kanıt bulamadıklarını bildiriyor.
Dr. Stoian Alexov, Dünya Sağlık Örgütü'nü, bir salgının nesnel olarak doğrulanabilir kanıtını sunmadan dünya çapında korku ve kaos yarattığı için “TIBBİ SUÇ ÖRGÜTÜ” olarak nitelendirmekte.
Bulgar Patoloji Birliği (BPA) Başkanı Dr. Alexov'un bir başka çarpıcı açıklaması ise virüse karşı bir aşı oluşturmanın şu anda “imkansız” olduğuna inanması.
Dr. Alexov ayrıca Avrupalı patologların SARS-CoV-2'ye özgü herhangi bir antikor tespit edemediklerini de ortaya koydu.
Bu çarpıcı ifadeler, yetkililerin ve bilim insanlarının dünya çapında klinik araştırmalara daldıkları aşılarla ilgili iddiaları da dahil olmak üzere önemli soruları gündeme getiriyor.
Ayrıca, yeni koronavirüs antikorlarının (hastaları tedavi etmek için kullanılmaya başlanan) keşif iddialarının doğruluğu hakkında da şüphe uyandırıyorlar.
Yeni koronavirüse özgü antikorların (bazılarının kabul edilemez derecede yanlış olduğu tespit edilmiştir), birçok ülkede kullanılan pahalı seroloji test kitlerinin temeli olduğu varsayılmaktadır.
Ve İngiltere, ABD ve Kanada da dahil olmak üzere 15 ülkede, Bill Gates tarafından yaygın olarak kullanılmaya başlanacak olan COVI-PASS biçimindeki bağışıklık sertifikalarının anahtarı olduğu iddia ediliyor.
Alexov, 8 Mayıs 2020 tarihli Avrupa Patoloji Birliği (ESP) ‘nin COVID-19 konulu web seminerinde katılımcıların uzlaştıklarını özetleyen açıklamaları ağızları açık bıraktı.
Alexov'un 13 Mayıs'taki video röportajı, Sofya'daki Vatandaşların Haklarını Koruma Merkezi başkanı ve eski bir Bulgaristan sağlık bakanı yardımcısı Dr. Stoycho Katsarov tarafından gerçekleştirildi. Video, BPA’nın web sitesinde yer alıyor.
Yerli bir Bulgar konuşmacıdan, bilim röportajının videosunu sözlü olarak İngilizce'ye çevirmesini istedik. Daha sonra onun çevirisini yazıya döktük. Video burada ve İngilizce metni burada.
Alexov'un bomba etkisi yaratan açıklamaları arasında, 8 Mayıs ESP web seminerinin liderlerinin “Yeni koronavirüse özgü antikorlar bulunmamıştır” beyanı da yer almaktadır.
Vücut, karşılaştığı patojenlere özgü antikorlar oluşturur. Bu spesifik antikorlar monoklonal antikorlar olarak bilinir ve patolojide anahtar bir araçtır. Bu, antikorların renklerle etiketlenmesini ve daha sonra biyopsi veya otopsi doku slaytlarının onlarla kaplanmasını içeren immünohistokimya yoluyla yapılır. Antikorlara, spesifik oldukları patojenlere bağlanmaları için zaman verdikten sonra, patologlar, slaytlara mikroskop altında bakabilir ve renkli antikorların - ve dolayısıyla bağlı oldukları patojenlerin (hastalığa neden olan şey) - bulunduğu belirli yerleri görebilirler.
Pataloglar, yeni koronavirüse bağlı monoklonal antikorların var olmaması nedeniyle, vücutta SARS-CoV-2'nin varlığı veya kendisine atfedilen hastalıkların ve ölümlerin başka bir şeyden ziyade virüsten kaynaklanıp kaynaklanmadığını doğrulayamıyorlar.
O vakit şu 2 NOKTAya DİKKAT! çekmeliyiz :
1. TEMELİ ANTİKORLARA DAYANMASI GEREKEN, ve bugün dünyanın genelinde yaygın olarak kullanılan pahalı TEST KİTLERİ NEYE DAYANDIRILMAKTA ?! ve test yapılmaktadır ?! ( ki zaten temelsiz olduklarından, bugün birçoğu kabul edilemez derecede yetersiz ve yanlış sonuç vermektedir ! )
2. VE bu durumda VİRÜSE KARŞI BİR AŞI YARATMAK İMKANSIZdır ve SÖZ KONUSU BİLE DEĞİLdir !
Şu günlerde birçok insanın COVID-19 ve diğer konular hakkında tehlikeli ve yanlış bilgiler yaydığına inandığı bir ortamda Dr. Alexov'u da başka bir sabit fikirli ‘komplo teorisyeni’ olarak damgalamak kolay olabilirdi.
Buna ek olarak, Dr. Alexov'un 8 Mayıs web seminerinde fikir birliği olduğunu iddia ettiği şeylerin çok azı kamuoyunda yer bulabilmekte.
Ancak, ifşacıların genellikle yalnız kaldıklarını unutmayalım, çünkü insanların büyük çoğunluğu kamuoyu önünde konuşmaktan korkar.
Ayrıca, Dr. Alexov'un tartışılmaz bir ünü ve saygınlığı vardır. 30 yıllık bir hekim. BPA'nın (Bulgar Patoloji Birliği) başkanı, ESP (Avrupa Pataloji Birliği) Danışma Kurulu üyesi ve Bulgaristan'ın başkenti Sofya'daki Onkoloji Hastanesinde histopatoloji bölümünün başkanı.
Üstüne üstlük, Dr.Alexov'un söylediklerini destekleyen başka beyanlar da var.
Örneğin, Almanya'daki Hamburg-Eppendorf Üniversitesi Tıp Merkezi Adli Tıp Enstitüsü Başkanı medya röportajlarında COVID-19’un ölümcüllüğüne dair çarpıcı oranda somut kanıt yetersizliği olduğunu söyledi.
Prof.Dr. Klaus Püschel, Nisan ayında bir Alman gazetesine verdiği demeçte, "COVID-19 sadece istisnai durumlarda ölümcül bir hastalıktır, ancak çoğu durumda ağırlıklı olarak zararsız bir viral enfeksiyondur." dedi.
İlaveten başka bir röportajda:
“Birkaç vakada, mevcut korona enfeksiyonunun ölümcül sonuçla hiçbir ilgisi olmadığını da bulduk, çünkü örneğin beyin kanaması veya kalp krizi başka ölüm nedenleri mevcuttu. […] [COVID-19] özellikle tehlikeli viral bir hastalık değil […] Tekil vakalardaki ölümlerdeki teoriler ise incelikle değerlendirilmemiştir.”
Ayrıca, bizden biri (Rosemary) ve başka bir gazeteci Amory Devereux, 9 Haziran tarihli Off-Guardian makalesinde yeni koronavirüsün Koch’un (Robert Koch Enstitüsü’nün) önkabullerini karşılamadığını belgeledi.
Bu önkabuller, bir virüsün var olup olmadığını ve belirli bir hastalık ile birebir ilişkisi olduğunu kanıtlamak için kullanılan bilimsel adımlardır. Biz, SARS-CoV-2'nin görünüşte COVID-19'dan öldüğü iddia edilen insanların ölüm sebepleri ve hastalık özellikleriyle örtüşen farklı bir hastalığa yol açtığını bugüne kadar hiç kimsenin kanıtlayamadığını ortaya koyduk. Üstelik virüs izole edilip, çoğaltıldıktan sonra bu farklı hastalığa neden olduğu da gösterilememiştir.
Buna ek olarak, 27 Haziran Off-Guardian makalesinde, iki gazeteci Torsten Engelbrecht ve Konstantin Demeter, “SARS-CoV-2 RNA'nın varlığının gerçeğe değil inanca dayandığını” kanıtlarına eklediler.
İkili ayrıca “Yeni koronavirüsünkiyle eşleştiği varsayılan bu RNA dizilerinin COVID-19 olarak adlandırılan şeyin nedensel maddesi olduğuna dair bilimsel bir kanıt olmadığını” onayladı.
Dr. Alexov, 13 Mayıs röportajında şunları söyledi:
“8 Mayıs web seminerine katılanların ortak görüşü, Almanya, İtalya, İspanya, Fransa ve İsveç'te gerçekleştirilen otopsilerin virüsün ölümcül olduğunu göstermemiş olmasıdır.”
Ve şunu ekledi:
“Tüm patologların söylediği şey, koronavirüsten ölen kimsenin olmadığıdır. Bunu tekrarlayacağım: kimse koronavirüsten ölmedi.”
Dr. Alexov ayrıca, yeni koronavirüs ile enfekte olduğu düşünülen herhangi bir kişinin, potansiyel olarak ölümcül olan hastalıklardan değil de sadece virüsün (interstisyel pnömoni olarak ortaya çıkan) sebep olduğu inflamasyon (yangı) reaksiyondan öldüğüne dair bir otopsi kanıtı olmadığını da gözlemledi.
Açığa çıkardığı başka bir gözlemi ise:
“Yasanın bağışıklık kazanma ve aşı konusunu nasıl ele alacağını tam olarak anlamalıyız, çünkü COVID'e karşı bir aşı geliştirmenin [şu anda] mümkün olmadığından eminim. Bill Gates'in laboratuvarlarında tam olarak ne yapıldığını bilmiyorum - ürettiği gerçekten bir aşı mı, yoksa başka bir şey mi?”
Yukarıda işaret edildiği gibi, virüs için monoklonal antikorların tanımlanamaması, aşılar, serolojik testler ve bağışıklık sertifikalarının eşi görülmemiş bir hızda ve maliyette dünyaya yayılmasının hiçbir temeli olmadığını göstermektedir. Aslında, virüsün var olduğuna dair sağlam bir kanıt yoktur.
Dr. Alexov daha da önemli noktalara değindi. Örneğin, mevsimsel influenzanın aksine SARS-CoV-2'nin gençleri öldürdüğünün kanıtlanmadığını kaydetti:
“[Grip ile] genç bir kişinin başka hastalık olmadan ölmesine neden olabilecek bir virüs bulabiliriz […] Başka bir deyişle, koronavirüs enfeksiyonu ölüme yol açmayan bir enfeksiyondur. Fakat grip ölüme yol açabilir.”
(Yeni bir koronavirüs enfeksiyonu olduğu düşünülen gençlerde Kawasaki benzeri hastalık ve inme gibi ciddi rahatsızlıklar bildirilmiştir. Ancak, bu vakalarda yayınlanan makalelerin çoğu çok kısadır ve sadece bir veya bir avuç hastayı kapsar. Dahası makalelerin yorumcuları virüsün rolünü belirlemenin imkansız olduğunu vurgulamaktadır, çünkü makalelerin yazarları kafa karıştırıcı faktörleri yeterince kontrol etmemişlerdir. Çocukların ölümlerinin COVID-19'a atfedilmesi büyük olasılıkla aslında bu çocukların maruz kaldığı ilaç karışımlarının ve suni solunum cihazının sebep olduğu çoklu organ yetmezliğinden kaynaklanmaktadır.)
Bu nedenle Dr.Alexov şunları söyledi:
“DSÖ, söylediklerinin arkasında gerçek bir gerçek olmadan dünya çapında bir kaos yaratıyor.”
DSÖ'nün bu kaosu yarattığı sayısız yollardan biri COVID-19'dan öldüğü varsayılan insanların neredeyse tüm otopsilerini yasaklatmış olmasıdır. Sonuç olarak, Dr.Alexov, 13 Mayıs'a kadar Bulgaristan'da sadece üç otopsi gerçekleştirildiğini bildirdi.
Ayrıca DSÖ, daha sonra ölecek olan yeni koronavirüs ile enfekte olduğu söylenen herkesin ölümlerinin COVID-19'a atfedilmesi gerektiğini dikte etmektedir.
Dr. Katsarov, “Bu bizim için ve özellikle benim için oldukça stresli çünkü kullanmamız gereken protokollerimiz ve prosedürlerimiz var” dedi. “… Ve bundan 100 yıl sonra başka bir patolog, 'Hey, bu patologlar [ölüm nedeninin COVID-19 olduğunu söylediklerinde] ne yaptıklarını bilmiyorlardı!' diyecektir. Bu yüzden teşhislerimizi gerçekten sıkı yapmalıyız, çünkü kanıtlanabilirler [veya çürütülebilirler] ve daha sonra tekrar kontrol edilebilirler.”
Avrupa, Çin, Avustralya ve Kanada'daki çeşitli ülkelerdeki patologların, üzerlerindeki “ölümleri sadece COVID-19'a atfetme” baskısına şiddetle karşı koyduklarını açıkladı:
"Talimatları [DSÖ’nün], üzerlerinde düşünmeden takip etmemiz gerektiğinden dolayı gerçekten üzgünüm. Ancak Almanya, Fransa, İtalya ve İngiltere DSÖ'nün bu kadar sıkı bir şekilde izlenmemesi gerektiğini düşünmeye başlıyor. Ve [bunun yerine] ölüm nedenini yazarken biraz patolojimiz olmalı [bunu destekleyecek sonuçlar] ve protokolü takip etmeliyiz. Çünkü bir şey söylediğimizde bunu ispatlayabilmemiz gerekir.”
(Dr. Katsarov, otopsilerin İtalya'da COVID-19'dan öldüğü düşünülen birçok insanın daha önce H1N1 grip aşısı olduğu teorisinin doğrulanmasına veya çürütülmesine yardımcı olabileceğini de ekledi, çünkü belirttiği gibi aşı, yetişkinlerin bağışıklık sistemlerini bastırıyor ve bu nedenle onları enfeksiyona karşı daha hassas hale getirerek ölümlerine önemli bir etkide bulunmuş olabilir.)
Dr. Alexov ve Katsarov, DSÖ'nün neden olduğu kaosun ve ölümcül sonuçlarının bir başka yönü olan birçok insanın yakında kanser gibi hastalıklardan ölme olasılığı olduğu konusunda hemfikir oldular, çünkü sokağa çıkma yasakları, hastanelerin boşaltılmasıyla birlikte (görünüşte COVID-19 hastalarına yer açmak için), en acil prosedürler ve tedaviler hariç tüm sağlık hizmetini durdurdu.
Ayrıca bu hastalıkların COVID-19'un sebep olduğu korku ve kaos nedeniyle daha da şiddetlendiğini gözlemlediler.
“Stresin bağışıklık sistemini önemli ölçüde baskıladığını biliyoruz, bu yüzden tüm kronik hastalıkların %200 daha şiddetli ve daha akut olacağını iddia edebilirim. Özellikle kanserde - %50'sinden fazlası daha zarar verici hale gelecek […] Bu yüzden bu salgının virüsün salgını olmadığını söyleyeceğim. Bu, insanlara çok fazla korku ve stres verme salgınıdır.”
Buna ek olarak, Dr. Alexov, pandemi paniğinin bir başka doğrudan ve korkunç sonucu olarak birçok insanın doktorlara olan inancını kaybettiğini belirtti.
"Çünkü benim görüşüme göre koronavirüs o kadar tehlikeli değil ve insanlar, virüsle ilişkili olan kanser patolojisi yaptırmak konusunda bana nasıl güvenecekler? Fakat bu konudan kimse bahsetmiyor.”
Dr. Alexov'a COVID-19'a karşı bir aşı oluşturmanın neden imkansız olduğuna inandığını da içeren birkaç soru gönderdik.
Sorulara doğrudan cevap vermedi. Bunun yerine Dr. Alexov şöyle cevap verdi:
Sevgili Patrick, epostan ve açıklamaların için teşekkürler.
Açıklamaları %1000 kabul ediyoruz. Ek olarak, DSÖ, COVID-19’lu hastaların otopsiye ihtiyacının olmadığını söylüyor. NEDEN???
Avrupa’da küçük çapta yapılan otopsiler çok açık bir şekilde gösteriyor ki kimse COVID-19’dan ölmedi. Biz, çoğu muhtemelen COVID-19 İLE diyoruz. DSÖ’nün en büyük tıbbi suç orgütü olduğuna inanıyorum.
Saygılarımla,
Dr. St. Alexov MD.
Histopatolojik Departmanı Başkanı
Ayrıca ESP'deki Dr. Alexov’un beş meslektaşına, Dr. Alexov’un açıklamalarını teyitlemelerini isteyen bir e-posta gönderdik. İkisini telefonla aradık. Hiçbiri yanıt vermedi.
Dr. Alexov ya da beş meslektaşı sorularımızı neden cevaplamadı?
Bunun İngilizce yeterlilik eksikliğinden kaynaklandığından şüpheliyiz.
Patologların DSÖ'nün direktiflerini takip etmeleri ve kamuya açık bir şekilde konuşmamaları baskısı daha olasıdır. (Bunun da ötesinde, patoloji departmanları hükumetlerinin fonları için bağımlıdır.)
Yine de, Dr. Alexov ve Prof.Dr. Püschel gibi patologlar, yeni koronavirüs enfeksiyonundan kimsenin ölmediğini söylemeye istekli görünüyorlar.
Belki de bunun nedeni patologların sicil ve itibarlarının, testler, bulgular ve belirtilere ilişkin öznel yorumlardan ziyade somut kanıtlara dayalı olmasındandır. Ve COVID-19'un ölümcül olduğuna dair somut bir kanıt yoktur.
Kaynak:
İlişkili Haberler:
Comments